Kolay olsaydı, kafamı yastığa koyduğum an, daha çabuk uyuyabilirdim.
8 Kasım 2010 Pazartesi
Kolay Olsaydı...
Kolay olsaydı, kafamı yastığa koyduğum an, daha çabuk uyuyabilirdim.
5 Ekim 2010 Salı
Sahne Değişir / Başarı Duygusu
* Bu aralar sürekli aksilikler olmasına rağmen, kendini mutlu hisseden Efsa...
* Görsel
7 Ağustos 2010 Cumartesi
Son/ra/lar
* "Dedi ki" serisindeki veya bu gibi diyaloglara bakarken, yine de yüzünde hoş bir gülümseme yerleşen Efsa...
* Görsel
5 Ağustos 2010 Perşembe
8 Temmuz 2010 Perşembe
Öğrendim...
* Kandilinizi mübarek, yapacağınız dualar kabul olsun dilekleri ile, bugün mutlu olan Efsa... :)
* Görsel
30 Haziran 2010 Çarşamba
Senden Sonra Ben...
* O kadar çalıştığı halde açık öğretim sınavlarında çuvallayan, yeniden derslere boğulacak Efsa...
* Görsel
18 Haziran 2010 Cuma
Mektuplar / Sevgiyi İfade Biçimi
Sana yazacağımveya yazdığım tüm yazıların etiketine aşkı sakladım. Şu an hayatımda hiç ummayacağım bir biçimde aşkın her halini yaşıyorum ve bu aşkın doğru olduğunu hissediyorum. Her duygu zamanında ve özüne uygun hissediliyor gibi.
Biliyorum sevgiyi ifade edişlerimiz bazen birbirinden farklı olabiliyor. Ve ben her yeni günde seninle yeni bir şeyler öğreniyorum. Misal sevgiyi dile getirmekte bazen ne kadar yetersiz kaldığımı... Ama telefonun diğer ucunda söylediklerini bir sessiz direnişle ve kabullenmişlik edası ile dinlerken; inan içimden o anlarda çok farklı sesler yükseliyor. ama bir türlü bulundukları yerden bir türlü çıkamıyorlar. Sese dönüşemeyen bir çok kelime biriktiriyorum beynimde...
Sevgilim,
Senelerce sevgiyi anlamada ve ifade etmede dokunmayı kullanmış bir insanım ben. Ve şimdi karşımızda teknolojinin bize sunduğu ve nimet mi, lanet mi olduğunu tam anlamadığım bir iletişim yöntemi ile birbirimize ulaşmaya çalışıyoruz. Az önce içimden yükselen sesler farklı dedim ya! İşte bu sesler devreye girip "keşke" diyor, "görse şu an ki sözcüklerle ifade edilemeyen mimik ve hallerini." (Sana bakışlarımı gösterememek en büyük pişmanlığım oldu son zamanlarda.)
Aslında, seni uyurken izlemeyi çok özledim. Yanında huzurla durmayı, aynı masada bardağına çay koymayı, bana çatmanı, arabada giderken bir rüzgar esintisi ile kokunun burnuma dolmasını ve yüzümde gülücükler oluşturmasını öyle özledim ki...
Lütfen bize bu kadar yakışan bir şeyin hayatımızda hep var olmasını sağlayalım olur mu?
* Biraz uykusuz, biraz yorgun, biraz melankolik, biraz meraklı, biraz ağız ucuyla gülümseyen, biraz mutlu, birazcık acıkmış Efsa... :)
* Görsel
4 Haziran 2010 Cuma
Düşler
* Bugün bir can' ın doğum günü. Seni seviyorum Yesari. Aramızdaki samimiyetin hep var olması dileği ile. Mutlu yıllar bir tanem. :)
* Görsel
24 Mayıs 2010 Pazartesi
Ben küçükken 2
Özledim.
29 Mart 2010 Pazartesi
Ben küçükken...
Ne onlar bıkardı, ne de biz.
Mahalle kavgaları yapmazdık.
Bizde bir hevesle geldikleri gibi gideceklerini bilirdik.
Tek kullanımlıktı sanki her şey.
Ben büyürken
O zamanlar telefon hatları yeni çekiliyordu.
derdi.
Ben küçükken
Şehirlerimizin havadan çekilmiş resimlerini gösterirdi.
3 tane ciltlenmiş karikatür kitapları vardı, ansiklopediden büyük.
Her yaz bıkmadan onları okurdum, çoğunu bilsemde.
24 Mart 2010 Çarşamba
Sahne değişir / Olaylardan Çıkarılan Dersler
14 Mart 2010 Pazar
-Mış Tadında Bir Masal
18 Şubat 2010 Perşembe
Mektuplar / Kapı
"Bir gün kapanan kapıları açmaya cesaret bulduğunda ben o evde seni bekliyor olacağım, ama sen hiç bilmeyeceksin" diye başlamıştı kız, geçmişte bir mektubunda... Şimdi yazdıklarına, bir yenisini daha eklerken; başını, elinin teriyle nemlenmiş sayfadan kaldırıp, odasının kapısına baktı. Görmekle bakmak arasında ki o çizgide, zihninde çağrışımlar birbirini kovalamaya başladı...
18 Aralık 2009 Cuma
Soyunuş
13 Kasım 2009 Cuma
Yeterince sevilmediğimi düşünüp kendi içimde kaybolmalarımın,
19 Ekim 2009 Pazartesi
Kısa Cümleler...

7 Eylül 2009 Pazartesi
Çok iyi olma çelişkisi

Benim çoğunlukla battığım anlar, işte şunlar:
Çok iyi olmaya odaklanıyorum...
Çok güzel bir kadın,
Çok iyi bir eş/sevgili,
Çok iyi bir anne,
Çok iyi bir insan,
Çok iyi bir evlat,
Çok iyi bir kardeş,
Çok iyi bir arkadaş,
Çok iyi yemek yapan,
Çok iyi bir meslektaş,
Çok iyi sevişen bir kadın,
Çok düzenli bir insan;
Olursam;
Daha çok sevileceğim sanıyorum...!
Ha oluyor muyum?
Olduğum anlar elbette oluyor.
Ama sonra karşımdakinden de aynı özeni ve özverileri bekliyorum.
İşte bu noktada çamura batıyorum.
Sadece kafama takılan;
İnsan iyi bir evlat, anne, ev hanımı olmalı diyen bir annem var.
İnsan bir şeyde çok iyi olmalı diyen bir ablam var.
İnsan her şeyde iyi olmalı diyen bir beynim ve babam var.
İnsan çok çalışıp yavrusuna bakabilmeli, ona her defasında toleranslı davranabilmeli, yoksa neden bu dünyaya getirdi diyen bir yiğenim var.
Biz kocaman evde babamla konuşmadan anlaşırken, diğerleri ile çatışıyoruz.
İnsan sizce nasıl olmalı, kendi gibi olmanın dışında yani, karşıdakilerin beklentilerini, çevresel faktörleri veya maddiyatı da hesaba katarsak?
* Dün babasına işkembe çorbası yapıyorum, siz gelince yine yaparım derken; cevap olarak, “sizi çok özledim” diyen babasının sesinin tonunun titrediğini fark eden ve dünyada ikinci en büyük acının bir babanın ağlaması olduğunu düşünen Efsa…
* Annesi gelip, “dans kursu yetmedi de, bir de spor salonuna mı para vereceksin” demesine fırsat bırakmadan spor salonuna yazılan Efsa…













